Yunanistan’ın en güvendiği silah : SCALP EG Storm Shadow

SCALP EG Yüklü bir Mirage 2000 Savaş Uçağı

Yaklaşık 10 yıl kadar önce bir Yunan Tv kanalındaki askeri bir belgesel haberde aşağıdaki görüntü yayınlandı. Haberde Yunanistan’ın 2000 ve 2004 yıllarında satın aldığı Scalp EG seyir füzesi ile Türkiye topraklarındaki hedefleri nasıl vurduğu canlandırılıyordu.

Scalp EG ile Türkiye ‘ye saldırı

Yunanistan’ın Scalp EG füzesi ile ilgili hayallerinden önce biraz füzeden bahsedelim.

Storm Shadow , 1994’ten beri Matra ve British aerospace tarafından geliştirilen ve daha sonra MBDA tarafından üretilen, Fransız malı, düşük ize sahip, hava soluyan bir seyir füzesidir. Storm Shadow, silahın İngilizce adıdır. Fransız hizmetinde SCALP EG (Genel Amaçlı Uzun Menzilli Seyir Füzesi anlamına gelen Sistème de Croisière Autonome à Longue Portée – Emploi Général) denir. Füze daha önceki MBDA Apache anti-pist füzesini temel almakta.

Fransız Rafale uçağına Storm Shadow yüklenirken

Füze yaklaşık 560 km (300 deniz mili) menzile sahip, Mach 0.8’de bir turbojet ile çalışıyor ve RAF Tornado GR4 , İtalyan Tornado IDS , Saab Gripen , Dassault Mirage 2000 ve Dassault Rafale uçağı tarafından taşınabilir. Storm Shadow, 2015 yılında Faz 2 Geliştirme (P2E) ‘nin bir parçası olarak Eurofighter Typhoon ile entegre edildi, ancak uçak hizmete girdiğinde F-35 Lightning II’ye takılmayacak. Füze yaklaşık 1.300 kilogram (2.900 lb) ağırlığında, maksimum 48 santimetre (19 inç) ve 3 metre (120 inç) aralığında kanat açıklığına sahip. Amaçlanan hedefler komuta, kontrol ve telekomünikasyon istasyonları, limanlar ve elektrik santralleri, mühimmat depoları, limandaki yüzey gemileri ve denizaltılar, köprüler ve diğer yüksek değerli stratejik hedeflerdir.

Füze bir kez fırlatıldığında, kendi kendini imha etmek için kontrol edilemez ve kumanda edilemez. Ayrıca hedef bilgisi de değiştirilemez. Görev planlamacıları füzeyi hedef hava savunma ve hedefe karşı programlarlar. Füze, GPS ve arazi haritası ile hedef alana yönlendirilen alçak uçuş yolunda yarı özerk bir yolu takip eder, tırmanır ve yukarıdan bir dalış ile hedefi vurur (Bunt dalışı). Yükseğe tırmanmanın hedef belirleme ve penetrasyon ihtimalini en iyi şekilde karşılaması amaçlanmıştır. Bunt sırasında hedef alanı gözlemlemek için burun konisi yüksek çözünürlüklü bir termografik kameraya izin verecek şekilde fırlatılır (infrared homing). Füze daha sonra hedefleme bilgisine (DSMAC) dayanarak hedefini bulmaya çalışır. Bulamazsa ve yüksek bir hasar riski varsa yanlış hedef vurma yerine kendisini havaya uçurur.

Scalp Eg

Bazı raporlar , örneğin Birleşik Arap Emirlikleri’ne ihracat yapmak için Füze Teknolojisi Kontrol Rejimi (MTCR) kısıtlamalarına uygun bir düşük yetenekli versiyonunun üretildiğini de göstermektedir.

https://www.youtube.com/watch?v=ZNpwJ9vrW6o

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Ocak 1997’de siparişini verdiği S-300 füzelerinin Kıbrıs’a yerleştirileceğinin açıklanması, Türkiye ve Yunanistan arasında yeni bir güvenlik tartışmasını gündeme getirmişti. Etkili bir hava savunma silahı olan S-300 sisteminin adaya gelip aktif olduğu andan itibaren ise, Türkiye’ye karşı direkt bir askeri tehdit oluşturacaktı. Bu durumda, Türkiye’nin Kıbrıs bölgesinde bugüne kadar mutlak hava harekat üstünlüğü ile KKTC’ye ve adadaki Türk kolordusuna sağladığı hava örtüsü olumsuz şekilde etkilenecekti.

Bunun önüne geçmek adına yapılan askeri ve siyasi girişimler sonunda S-300 sistemi Yunanistan’ın Girit Adası’na konuşlandırılmış ve o zamandan beri adada bulunmaktadır. Yunan tarafının sistemi modernize etme isteği olduğu da bilinmektedir.

Gerek Yunanistan’ın gerekse komşularımızın 100+ km gibi füzelerle uçaklarımıza tehdit oluşturacak uzun menzilli hava savunma sistemlerine sahip olması/olmak istemesi Türk Silahlı Kuvvetlerini bu tip sistemleri güvenli mesafeden etkisiz hale getirecek füze sistemlerine sahip olma ve milli füze sistemleri geliştirme çalışmalarına yöneltmiştir.

İlk çalışma sonucunda İsrail ile yapılan F-4E modernizasyonu kapsamında tedarik edilen Popeye-1 füzeleri ile yüksek irtifadan atıldığında 100+km menzile ulaşabilen hassas güdümlü füzeler envantere girmişti.

F-4 uçağına takılı bir Popeye – 1 Füzesi

Daha önemli olan diğer çalışma ise TÜBİTAK-SAGE tarafından geliştirilen ve ROKETSAN tarafından üretimi yapılmakta olan SOM (Stand-Off Missile/Uzun Menzilli Füze) çalışmasıdır.SOM Füzeleri Türkiye’nin Yunan Scalp füzelerine yerli cevabıdır.

Scalp füzesi hedefine ulaştıktan sonra, hedefle fiziki temas sonrası kademeli olarak önce birinci harp başlığı devreye girerek varsa hedefin zırhını delmekte ve sonrasında örneğin sığınak gibi hedeflerin derinliklerinde ana harp başlığı infilak etmektedir. Bu sayede zırhlı ve/veya sığınak tipi hedefler etkili bir şekilde imha edilebilmektedir. Füzede ayrıca ihtiyaca göre parça tesirli harp başlığı da kullanılabilmektedir.

Hassas güdümlü bu füzenin hedefini şaşırma payı (CEP) yaklaşık 1 metredir ki füzenin harp başlığının yarım tona yakın olduğu ve 350 km kadar uzaklıktan atılabildiği göz önünde bulundurulursa pratikteki tehdidin boyutu gözler önünde biraz daha somutlaşacaktır.

SCALP-EG füzeleri sayesinde Yunanistan’ın maksimum 350+ km gibi bir menzilden yer hedeflerini imha etme kabiliyeti kazanması, Ege’deki Türk-Yunan askeri dengesi açısından göz ardı edilmemesi gereken stratejik bir husustur. Yunanistan bu silahlara çok güvenmekte ve olası bir Türk-Yunan çatışması sırasında ise Yunanistan’ın ilk kullanacağı silah olacağı her iki tarafın kaynakları tarafından da sürekli dile getirilmektedir.

Tangara Hava Üssünde hazır bekleyen Mirage 2000 uçakları

Seyir füze teknolojisinin yayılmasının önlenmesi anlaşmasına imza atan ülkelerden Fransa ve İngiltere, Yunanistan’a satılan SCALP-EG füzelerinin bu anlaşma çerçevesinde menzilinin maksimum 350+ km civarında olacağını belirtseler de, bu füzelerin teorik olarak gerektiğinde 600+ km gibi bir menzil potansiyelinin olduğu, uzman çevreler tarafından sürekli doğrulanarak vurgulanan ayrı ciddi bir husustur.

SCALP-EG tipi seyir füzelerinin 25 adet (15+10) Mirage 2000-5 Mk.II av-bombardıman maksatlı jet uçakları üzerindeki sertifikasyonla, şu an itibariyle Yunan Hava Kuvvetleri bu jetlerle Türk Hava Sahasına yaklaşmadan, başta Marmara, Ege ve Batı Akdeniz Bölgeleri olmak üzere, K.K.T.C.’ye de rahatlıkla erişebilme imkanını elde etmiş bulunmaktadır. Yunanistan tıpkı Eskişehir de bekleyen F4-2000 uçaklarımız gibi Tangara Hava Üssünde Scalp yüklü Mirage 2000 uçaklarını her an saldırı pozisyonunda tutmaktadır.

Türkiye’nin ilk hedefi : Yunan TANGARA Hava Üssü

Türkiye’nin bu füzelere cevabı İsrail yapımı Popeye-1 füzeleri olsa da, şimdi SOM seyir füzelerimiz ve alınacak olan S-400 sistemleri ile bu füzelerin Türkiye üzerindeki baskısı oldukça azaltılmıştır. Yine de olası bir çatışmada, bu füzelerin yüklü olduğu Mirage 2000’lerin üsleri şu an Türkiye’nin ilk hedefi konumundadır. Açıkçası, olası bir Türk-Yunan çatışmasının kaderini bu füzeler belirleyecektir.

Türkiye’nin buradaki en önemli avantajı, Yunanistan’ın elindeki yaklaşık 90 kadar füzeye karşılık Türkiye’nin yerli yapım SOM ile çok daha fazla hedefi vurabilecek olmasıdır. Yerli füze sayısı Yunanistan’ın elindeki seyir füzelerinin çok üstündedir. Ayrıca Türkiye’nin bu tip alçaktan uçan ve hava soluyan tehlikeli füzelere karşı S-400 sistemini satın alması Scalp füzelerinin etkinliğini azaltacaktır.

Son olarak, olası bir çatışma durumunda Türkiye’nin ilk hedefinin bu füzeler olduğunu da söyleyebiliriz.

Ayrıca, Akdeniz’de olası bir Türk-Yunan çatışması analizi için : Doğu Akdeniz Savaşı

Benzer Haberler

Leave a Comment